ECRİMİSİL KAVRAMININ HUKUKİ NİTELİĞİ NEDİR?
Ecrimisil kısaca haksız işgal tazminatı olarak tanımlanabilir. Daha detaylı açıklamak gerekirse; haksız işgal tazminatı (Ecrimisil) bir taşınmazın zilyetliğini izin ve yetkisi olmayarak tasarrufunda bulunduran kimseye karşı açılacak dava neticesinde hükmedilecek tazminattır.
Ecrimisil kavramı Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik’in 4. maddesinde tanımlanmıştır. Yönetmeliğe göre Hazine taşınmazının, İdarenin izni dışında işgal veya tasarruf edilmesi sebebiyle İdare tarafından talep edilen tazminatı da ifade etmektedir. Ecrimisil talep edilirken işgalcinin kusuru ya da İdarenin bu işgalden bir zararı olup olmadığı önem taşımamaktadır. Yönetmeliğin ilgili maddesinin e bendinde ise işgalci tanımlanmıştır. Buna göre idarenin izni olmaksızın Hazine taşınmazının zilyetliğini;
-Ele geçiren,
-Elinde tutan,
-Söz konusu malı kullanan
-Tasarrufunda bulunduran gerçek veya tüzel kişiler fuzuli şagil yani işgalcidir.
Haksız işgal tazminatı; haksız işgalden doğan zararı, kullanmadan doğan zararı ve mal malikinin yahut zilyetin yoksun kaldığı karı kapsamaktadır. Bu yoksun kalınan kar çoğunlukla kira bedeli olarak karşımıza çıkmaktadır. Bununla birlikte tazminat için izinsiz inşaat yapmak, malı izinsiz kullanmak, idareye ait bir binayı işgal etmek örneklerini vermek de mümkündür.
ECRİMİSİL KİMDEN VE NASIL TALEP EDİLİR?
Ecrimisil dava yolu ile elde edilir. Malı izni dışında kullanılan malik yahut idare bu davayı fuzuli şagil yani malı rızasızca işgal edene karşı taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açabilir. Tüm bunlardan önce unutulmamalıdır ki; paydaşlık söz konusu olduğunda intifadan men edilmiş olmadıkça paydaşlar birbirinden ecrimisil isteyememektedir. Bu sebeple taşınmazı kullanmasına rıza gösterilmeyen paydaşa ecrimisil davası açılmadan önce; kullanmasına rıza gösterilmediği ve rıza olmadan kullandığı için ecrimisil bedeli talep edildiği bir ihtarname yoluyla bildirilmelidir.
ECRİMİSİL (HAKSIZ İŞGAL TAZMİNATI) DAVASI NEDİR VE ŞARTLARI NELERDİR?
1) Davalı, davacının rızası olmadan taşınmazı kullanmış (haksız işgal) olmalıdır.
2) Davalı, kötü niyetli olmalıdır.
3) Haksız ve kötü niyetle kullanan kişiye dava açmadan önce ihtarname ile durumu bildirmek gerekir. Buna intifadan men koşulu denmektedir. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış birtakım istisnaları vardır. Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 09.06.2016 tarihli ve 2015 / 3581 E. – 2016 / 7039 K. Sayılı ilamında belirtildiği şekliyle bu istisnalar şunlardır:
Davaya konu taşınmazın kamu malı olması,Ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren ya da (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması,Paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkâr etmesi,Paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması,Davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, el atmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir.Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin el atmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz.
Yargıtay kararında belirtilen istisnaların varlığı halinde intifadan men koşuluna gerek yoktur. Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir.
Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı)
ECRİMİSİL DAVASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME HANGİSİDİR?
Ecrimisil davasında görevli mahkeme, dava malvarlığına ilişkin olduğundan, Asliye Hukuk Mahkemeleri’dir.
Ecrimisil davası yetkili mahkeme ise genel yetki kurallarına tabi olup HMK uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.
İŞGAL HANGİ ŞEKİLLERDE SÖZ KONUSU OLUR?
1) İzinsiz inşaat yapmak,
2) İzinsiz kullanmak,
3) Kiraya verilen taşınmaz mallarda kira süresi sona erdiği halde sözleşme yenilenmeden kullanıma devam etmek,
4) Tahsisli veya kamu hizmetinde kullanılmak üzere kiralanmış bir binanın bir kısmını işgal etmek.
ECRİMİSİL DAVASINDA DELİLLERİN VE İSPATIN HUKUKİ NİTELİĞİ NEDİR ?
Deliller ispat kurumunun araçlarıdır. Her davada olduğu üzere ecrimisil davalarında da davalı davayı inkar ettiği takdirde, davacı davasını ispat etmek zorundadır. Yani ispat külfeti davacıya düşer. (MK. m.6) Davacı, taşınmazının davalı tarafından işgal edildiğini, kısmi işgal söz konusu ise, taşınmazın ne miktarının işgal edildiğini ve bunun işgal müddetini ispat etmek zorundadır.
ECRİMİSİL İLE KİRA KAVRAMI ARASINDAKİ FARKLAR NELERDİR?
Ecrimisil ve kira birbirinden oldukça farklı kavramlardır. Ecrimisil geriye dönük şekilde hesaplanmaktadır. Kirada, kiraya veren şahıs ile kiracı arasında tamamen kendi rızaları sonucu oluşmuş hukuki temelli bir anlaşma vardır. Ecrimisilde mal sahibinin rızası yoktur ve mal sahibi ile işgalci arasında hukuki temelli bir anlaşma bulunmamaktadır.
ECRİMİSİL DAVASINDA ZAMANAŞIMI NE KADARDIR?
Ecrimisil davası zamanaşımı süresi 5 yıldır. Yani ecrimisil geriye dönük olarak en fazla 5 yıl için istenebilecektir. Unutulmamalıdır ki davanın süresi içinde açılmaması halinde hak kayıpları meydana gelebilecektir. Ecrimisil davası Yargıtay Kararları da ecrimisil davalarının 5 yılda zamanaşımına uğrayacağı esasını benimsemiştir. Ecrimisil davalarında dava tarihine kadar gerçekleşmiş zarar talep edilebilir. Dava tarihinden sonra gerçekleşmesi muhtemel zarar talep edilemez. Ecrimisil rakamının hesabında kullanılan malın kira değeri esas alınarak bilirkişilerce tespit yapılır.
ECRİMİSİL BEDELİ BELİRLENİRKEN TAŞINMAZIN DEĞERİNİ ETKİLEYEN UNSURLAR NELERDİR?
1- İmar durumu,
2-Yüzölçümü,
3-Niteliği,
4-Verimi (Tarım arazilerinde),
5-Alt yapı hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı,
6-Konumu,
7-İşgalden önceki haliyle kullanılması halinde getirebileceği gelir,
8-Aynı yer ve mahalde bulunan emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira bedelleri ve ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları, gerektiğinde ilgisine göre belediye, ticaret odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturularak edinilecek bilgiler ile taşınmazın değerini etkileyecek tüm unsurlar dikkate alınarak rayiç değer tespit edilir.
ECRİMİSİL DAVASI AÇMAK İÇİN AVUKAT GEREKLİ MİDİR?
Ecrimisil davasında avukat tutmak zorunlu olmamakla birlikte davanın detaylı olması ve her detayın önem barındırması bakımından bir avukatınızın olması faydalı olacaktır. Çünkü haksız işgal itibarıyla tazminat talebi, niteliği bakımından oldukça karışık bir davadır ve hukuki bilgi birikimi gerektirmektedir. Sonuç olarak ecrimisil davasında alanında uzman bir avukata danışmak hak kayıplarının önlenmesi bakımından yararlı olacaktır.
Avukat Gökhan Sarı Hukuk Bürosu
Hukuki sorunlarınıza dair her türlü görüş, yorum ve sorularınızı sitemiz üzerinde bulunan Whatsapp iletişim butonunu kullanarak bize yöneltebilirsiniz.
Comments